NASA, TIME ve Google işbirliğiyle, 1984’ten bu yana yeryüzünün uydudan çekilmiş görüntülerini sıralayarak korkutucu bir gerçeği gözler önüne serdi. NASA’nın Landsat programıyla iki jenerasyon boyunca milyonlarca görüntü toplayan sekiz uydu, insanların gezegen yüzeyini ne hızla değiştirdiğini gözlemlemeye yardımcı oluyor. Bu görüntüler yüksek çözünürlüklü bir slayt gösterisi oluşturmak için elenerek birleştirildiğinde, gittikçe yayılan hızlı kentleşmenin neden olduğu çok önemli değişiklikleri ortaya koyuyor.
Geçtiğimiz yüzyıla bakıldığında, öncelikle Batı’da, şimdi ise Güney Amerika, Orta Doğu, Afrika ve Asya’da kırdan kente göçün çok da yavaş olmadığı görülebiliyor. Bu göçler çoğunlukla köylerde yaşayanların, gökdelenlerin artmasıyla gecekondu mahallelerine benzeyen mega kentlere yerleşmeleriyle gerçekleşiyor.
2008, dünya nüfusunun yarısından fazlasının kentlerde yaşamaya başlamasının ilk senesi olarak ifade ediliyor. Bugünden itibaren yeryüzünün %3-5’i kentsel alan olarak nitelendiriliyor ve 2030 yılı itibariyle bu alanın 1,2 milyon km2’yi aşması bekleniyor -bu rakam yeryüzünün %10’u anlamına geliyor-. Beklenen bu artışın %75’ten fazlasının yalnızca Asya’da, özellikle Çin gibi şu anda 160’tan fazla şehre ve bir milyondan fazla nüfusa sahip olan ülkelerde gerçekleşeceği hesaplanıyor. Kentleşme dalgasının, 2000 yılında 41.000 km2’lik kentsel alana sahip olan Afrika’da, %590 artışla çok geniş bir alana yayılması öngörülüyor. Şangay kenti, kontrolden çıkan büyümenin en iyi örneği olarak gösterilebilir. Kent nüfusu 1990 yılında 13,3 milyonken, yeni kentsel yerleşimlerin tarihi kent merkezinden çeperlere doğru yayılmasıyla 2010 yılında 23 milyonu geçmiş.
Limitsiz kentleşmenin -olumsuz da olsa- vardığı sonuçlar var: hava kirliliği, trafik, su kirliliği. Doğru ele alındığında hızlı kentleşme ve yoğunluk artışının faydalarından da söz edilebilir. Şehirlerin gittikçe kompakt bir yapıya sahip olmasıyla insanlar daha az enerji harcayarak karbon ayakizini düşürebilir. Günümüzde nispeten daha az kalabalık olan ailelerle ise hızlı nüfus artışı frenlenebilir. Google’ın bu görüntüleri, insanların yeryüzündeki pozitif ve negatif etkilerini göstererek geleceğin kentlerinin nasıl iyileştirilebileceği konusunda herkese yardımcı olabilecek önemli bir çalışma.
``
