Bölümün ilk projesi One Domino Square, Selldorf Architects ve dencityworks architecture tarafından tasarlanmış ve Brooklyn’de yer alıyor. Domino Park’ın yanına inşa edilen yapı 55 ve 39 katlık gökdelenlerden oluşuyor. Binanın en dikkat çeken noktası ise ayna işlevi gören ön cephesi. Böylece East River’ın değişken doğası ortaya çıkmış.
İkinci proje Hindistan’ın Mumbai şehrinde yer alan ve JDAP tarafından tasarlanan Garden School. Güney Asya genelinde her megakentte olduğu gibi, Mumbai’de de yaşam çocuklar için bir hayli zor. Bu doğrultuda okul binası tasarımında temel amaç, şehrin zorluklarından ve kalabalığından korunan bir alan tasarlamakmış. Şehrin kalabalık yapısından dolayı bina eninde dar, dikine doğru geniş olarak tasarlanmış.
Üçüncü proje olan ve MJU Engineering Consultancy tarafından tasarlanan Sharjah Camisi, Birleşik Arap Emirlikleri’nde yer alıyor. Modern mimari ve geleneksel İslami motiflerin harmanlanması ile oluşturulan yapı, kültüre uyum sağlamış. Tasarımdaki temel amaç sıcak havalara karşı yapıyı ferah tutmak olmuş. Bu doğrultuda cephe eklenen “maşrabiya” yüzeyler, gün ışığını filtreleyip gölgeler yaratmış. Böylece, yapıya ısı kontrolünün dışında spiritüel bir doku katılmış.
Elliott Architects tarafından tasarlanan North Bank House ise bölümdeki dördüncü proje. Avustralya'da bir yokuş üzerinde yer alan ve harika bir vadi manzarası gören ev, geleneksel yapılardan ilham alınarak tasarlanmış. Oldukça rüzgar ve az ışık alan yapıda, teras ve pencereler maksimum verim alacak şekilde yerleştirilmiş.
Son proje olan Ferdinand Marcos Stadı, WTA Architecture and Design Studio tarafından tasarlanmış ve Filipinler'de yer alıyor. 12.000 kişilik kapasiteyle inşa edilen stadyum, hem bir spor alanı hem de aynı zamanda halka açık bir alan olarak tasarlanmış. Bu doğrultuda stadyumun güney tribünü yarım bırakılmış ve şehrin amfi tiyatrosuna bağlanmış. Böylece halka açık alanlar %200 oranında artırılmış.