Şeffaf ve sütunlar üzerine inşa edilmiş ana cephe, modern hareketin ideallerine yaklaşırken, opak ve araziye oturan arka kısım, yerel mimariye özgü sağlam bir çehreye sahiptir. Bu ikilik, çevre ile temas halindeki ortak alanlar ile arka planda korunaklı özel yaşam alanlarına imkan sağlayan kat planına da yansımaktadır.
Çapı on yedi santimetre olan metal kolonlardan oluşan dikey yapı, zemindeki ayak izini minimuma indiren ve neredeyse bitki örtüsü içinde kaybolan bir düzene sahiptir. Yükseltilmiş hacmin altında, manzaraya doğru akan bir ara sahanlık ile bir metal merdiven ana kata çıkar. İçeride bakış, cam duvarla çevrili mekandan dışarıya, doğal çevreye doğru yönlenir. Özenle seçilen ve farklı odalara yerleştirilen sanat eserleri, hava, ışık ve doğayla beraber evi şekillendirir.