Bölümün ilk projesi olan Balmoral Beach House, Downie North Architects tarafından tasarlanmış ve Avustralya’da yer alıyor. Geniş cam cephelerle deniz manzarası iç mekana davet edilmiş. Mimari detaylarda ahşap ve taşın uyumu, mekana sıcaklık katmış. Açık iç mekan planında, gün ışığı verimli şekilde kullanılarak ferah bir yaşam alanı sağlamış.
Bölümün ikinci projesi ise beef architekti tarafından tasarlanan Sa Taronja House. İspanya’da yer alan konut, geniş terasları ve ferah iç mekanlarıyla dış mekanla iç mekanı ustalıkla harmanlamış. Doğal taş ve ahşap kullanımı, yapıya hem rustik bir dokunuş hem de zamansız bir estetik kazandırmış. Geniş cam panelleri ve açık plan tasarımıyla gün ışığı içeriye cömertçe davet edilmiş.
Arjantin’de yer alan bölümün üçüncü projesi Hidden House, Estudio STGO tarafından tasarlanmış. Çevresiyle uyum sağlayan yapı, adını da buradan almış. Minimalist çizgileriyle zarif ve sade bir estetik sunan yapıda ahşap ve beton birlikte kullanılmış. Bu durum yapıya modern bir karakter katarken, doğal dokularla sıcaklık yaratılmış. Büyük cam paneller, dış mekanla iç mekan arasındaki sınırlarları saydamlaştırmış ve gün ışığının her köşeye nüfuz etmesi sağlanmış.
Inverse Project tarafından tasarlanan ve Kosta Rika’da yer alan Beach Barn ise bölümün dördüncü projesi. Yapı geleneksel bir sahil kulübesinin modern bir yorumu olarak ortaya çıkmış. Cephede kullanılan ahşap doku, yapıyı çevreyle uyumlu hale gelmiş. Geniş açık alanları, deniz manzarası ve güneş ışığını kullanıcıyla buluşturarak ferah bir atmosfer yaratmış.
Son proje ise İzmir’den geliyor. Orkun Nayki Architecture tarafından tasarlanan Mamurbaba Evi’nin tasarımında, bölgenin dinamikleri dikkate alınarak yapının işlevselliği, sadeliği ve sürdürülebilirliği ön planda tutulmuş. Tasarımda modern çizgiden ödün verilmeden minimal bir tarz benimsenmiş. Tamamen doğayla uyumlu, sürdürülebilir ve zamansız bir yapı oluşturulmuş.